Kabakulak

Bir çocukluk hastalığı olup çocuklarda en sık 2-12 yaş arasında görülmektedir. Kabakulak virüsün bulaşması ile ortaya çıkmaktadır. Hastalığı geçirmemiş ve bağışık olmayan erişkinlerde ileri yaşlarda da görülebilir. Aşıyla önlenebilen bir hastalık olup kulağın arka alt tarafında meydana gelen şişlikten dolayı hastalık kabakulak olarak adlandırılır. Enfeksiyonda tükürük bezleri tutulmakta ve büyük ölçüde şişmektedir.

Virüsün bulaşmasından hastalığın ortaya çıkışına kadar geçen süre (kuluçka süresi) genellikle 16-18 gündür. Bu süre12-25 gün arasında değişebilir. Tükürük bezleri tutulduğu için çenenin her iki alt kısmında şişlikler meydana gelebilir. Hastaların dörtte birinde tükürük bezlerinin sadece bir taraftaki tutulur. Hastanın boğazı ve tükürük bezleri şiddetli ağrır. Ayrıca yutma sırasında ve ağzı açıp kaparken de ağrı hissedilir. Hastada genel enfeksiyon bulguları vardır, halsizlik, ateş, kas ağrısı, yorgunluk, iştahsızlık, boyun tutulması, bulantı ve bir kısmında kusma görülebilir.

Hastalığın etkeni Paramyxovirus ailesinden Kabakulak virüsüdür. Etken virüslerin tükürük bezine ulaşması ve burada enfeksiyon gelişmesi ile hastalık ortaya çıkar. Virüsün kişiden kişiye bulaşması hasta ile yakın temasla olur. Bu genellikle enfeksiyonu geçiren kişilerin tükürüğünün el ile temas, öksürük ve hapşırık gibi yollarla bulaşması ile olmaktadır. Virüsün mukozalara ulaşmasıyla (ağız içine, burun deliklerine vs.) hastalık bulaşmış olur.

Viral enfeksiyonların kolay bulaştığı, insanların kapalı mekanların yoğun kullanıldığı, soğuk mevsimler, okul, yurt, çocuk servisleri gibi kalabalık ortamlar kabakulak açısından risk oluşturmaktadır. Esas risk hasta kişiye temastır. Hapşırma, öksürme ve kirlenmiş elle temasta bulunma hastalığın bulaşma riskini artırmaktadır.

Kabakulak nadiren ek problemlere yol açar. Sık olmayarak böbreküstü bezleri, pankreas ve sinir tutulumları görülebilir. Kadın veya erkeklerde yumurtalıklarda görülen iltihaplanma sonucu kısırlık meydana gelebilir. Özellikle erkeklerde önemli bir kısırlık nedenidir.  Bu yüzden kabakulak ciddiye alınmalıdır. Virüsün kan yoluyla beyin zarına ulaşması menenjite sebep olur. Bu durumda şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma ve ense sertliği gibi belirti ve bulgular ortaya çıkar.  

Kabakulak belirtileri ortaya çıktıktan sonra vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır. Doktor randevusu öncesinde hastalığın bulaşmaması için yakın temastan kaçınılmalıdır. Doktora riskli temaslar ve şikayetler doğru şekilde aktarılmalıdır.

Kabakulak tanı konulması kolay bir hastalıktır. Genellikle fizik muayene ve hastanın hikayesi tanı koydurur. Kabakulak şüpheli olgularda laboratuvar ile teşhisi doğrulamak gerekir. Bunun için antikor testleri ve moleküler testler yapılabilmektedir.

Kabakulak bir virüs hastalığıdır ve tedavisinde antibiyotik kullanılmasının yeri yoktur. Tedavide ağrı kesici ve antienflamatuvar denilen rahatlatıcı ilaçlar kullanılır. Hasta mutlaka istirahat etmelidir.

Kabakulak hastaları oldukça bulaştırıcıdır ve çevresinde aşılı olmayan ve hastalığı geçirmemiş herkesin (sağlık personeli dahil) korunması gerekir. Normalde kabakulak için en iyi koruma aşılamadır. Üçlü aşı şeklinde (Kızamık, kızamıkçık, kabakulak, MMR aşısı) iki doz olarak yapılmaktadır. Kabakulak kolayca salgın yapabilir ve daha önce aşılı olan erişkinlerde de hastalık nadiren (% 3) görülebilir. O nedenle hastalık geçiren çocuk okula gönderilmez ve temas edenler de aşılanarak takibe alınır.

 
 

 

İlgili Uzmanlarımız



İlgili Uzmanlarımız
Uzm. Dr. Nazan SOĞUKOĞLU
(Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları)

Uzm.Dr.Fatma ISGANDAROVA
(Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı)

Doç.Dr.Hakan UZUN
(Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı)

Uzm.Dr.Şüküfe ŞİRİNOVA
(Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı)

Uzm.Dr.Mustafa AYDOĞDU
(İç Hastalıkları Uzmanı)

Uzm.Dr.Hikmet ŞENDAĞ
(İç Hastalıkları Uzmanı)

SAĞLIĞINIZI YAKINDAN TAKİP EDİN!